25 Kasım 2019 Pazartesi

NEREDE BU VİCDAN?


        -"Sokaktaki çocukları aç, susuz ve kış günü ayağı çıplak görünce vicdanım sızladı."
        -"İşlediğim cinayetten ötürü fena halde vicdan azabı çekiyorum."
        -"Bu yapılanları vicdanım kabul etmiyor."
        
          Günlük hayatta "Vicdan" kelimesini sıkça kullanıyoruz. 

          TDK sözlüğü;" Kişiyi kendi davranışları hakkında bir yargıda bulunmaya iten, kişinin kendi ahlak değerleri üzerine dolaysız ve kendiliğinden yargılama yapmasını sağlayan güç." olarak tarif ediyor.

         Kutsal bilgi kaynağı wikipedi vicdanı şöyle tanımlıyor. "Vicdan, kişinin kendi niyeti veya davranışları hakkında kendi ahlaki değerlerini temel alarak yaptıklarını veya yapacaklarını ölçüp biçtiği bir kişilik özelliğidir."
         
           Vicdan azabını ise; "Yapılan bir işten dolayı duyulan acı, üzüntü" olarak tanımlamak mümkün.

            Ömer Bin Hattab ise "Kötü bir işin en gizli şahidi vicdanımızdır." 

           "Vicdan, içinizden geçen 'başkası bakıyor olabilir' sesidir. demiş H. L. Mencken.

           "Tüm insanlar dünyaya, kafa ve yüreklerinde bir iç mahkeme ile gelirler. Bunun adına vicdan denir." diyor, Aydın Boysan.


BU "VİCDAN" DENEN OLGU VÜCUDUMUZUN TAM OLARAK NERESİNDE?



             Peki bu “vicdan” denen olgu vücudumuzun tam olarak neresinde? 

             beyin, kalp, mide ?

            Anlaşılan insanın içinde bir vicdan olgusu var. Fakat vicdan vücudun tam olarak neresinde?  beyin? kalp? mide? Vicdanımız sızlayınca; kalbimiz mi titreşir? O zaman vicdan kalbimizin içinde mi? Aklımız mı karışır? Demek ki vicdan beynimizde. İçimiz mi sızlar, karnımız mı ağrır? Öyleyse vicdanımız midemizde. 
             


            Suçsuz bir canlıyı öldürdükten, hırsızlık yaptıktan, savunmasız bir canlıya zarar verdikten sonra pişman olunca neremiz acıyor acaba?


                                                         *     *     *    *    *

        Mehmet Anıl'ın Afet adlı kitabında okumuştum. Kitabın bir yerinde Peri ile aralarında şöyle bir sohbet geçer:

             "-Herkesin vicdanı vardır Pericim, en gaddar canilerin bile, hem biliyor musun, herkesin vicdanı enikonu aynı boyuttadır. Kalp, karaciğer, safrakesesi gibi bir organdır o da. Kişiye göre az çok değişse de sonuçta, eh, aynı işi görür.
          
          Vicdanın, tıpkı bağırsaklar gibi içinde  pis ve kötü şeyler barındırdığı bilimsel olarak kanıtlanmıştır. Suçluluk duygusu, günah, utanç gibi bünyeye zararlı maddelerle tıka basa dolarsa, bağırsakların boşalması gibi vicdan taşar ve içindeki bütün pisliği artık garezi kimeyse suratının tam ortasına püskürtür!
        
          Eğer vicdan safra kesesi gibi dolarsa, gel ona vicdan kesesi diyelim, patlar ve içindeki pislik moral peritonite yol açıp bünyeyi zehirlemeye başlar. Beynimiz buna fırsat tanımamak için, tıpkı bağırsakları boşaltması gibi, vicdan kesesini küçük bir delikten, yani bildiğin ağızdan, karşısındakinin suratına püskürtür. Artık kime ne kötülük ettiyse.

         En acımasız sandığın insanların vicdanı aslında en çok mesai yapan organdır. Bu hınzır organ çalışırken hayli şamata çıkartır. Vicdanın sahibi de gürültüyü bastırmak için bağırmak zorunda kalır. Bütün mesele bu!
             
             Ne var ki Allah tarafından vücudumuza yerleştirilen bu yalan makinesini kandırmak çok kolay değildir. Doğal olarak açma kapama düğmesi de bizim değil onun elindedir." der.

                                            *     *     *     *      *

           Her insanın içinde vicdanı var ve sabit bir yerde durmuyor anlaşılan. Vücudun organları aynı zamanda vicdan görevini de yaparlar. İsteyerek yahut istemeyerek yaptığımız  haksızlıklar, adaletsizlikler, hırsızlıklar eğer biraz insancıl duygularımız varsa vicdanımızı rahatsız eder.  Karnımıza ağrılar girer, beynimiz hep bunu düşünmek zorunda kalır, belki de bağırsaklarımız  bozulur, yaptığımız vicdansızlıkları düşündükçe daha ileri boyutta kalbimiz daha çok çarpmaya başlar, nefes alıp vermemiz hızlanır. Vicdan böylece organ organ dolaşır vücudumuzda. Yaptığımız doğru davranışlar ise vicdanımızı rahat ettirir. Dolayısıyla organlar sadece kendi işini yapar.    

          Vicdansız olarak sıfatlandırdığımız  bazı insanlara da kızmamamız gerekir. Belki de onların vicdanı, daha anne karnında bir ceninken göbek kordonunun içinde idi  ve doğduktan sonra o kordonla birlikte toprağa gömüldü gitti. 

          Vücudumuzun neresinde olursa olsun vicdanınızı her daim rahat tutacak, onu sızlatmayacak  ve  diğer organlarınıza  da  iş çıkarmayacak davranışlar sergilememiz dileklerimle...

                                           *     *     *     *      *


           Vicdanının sesini, dinle bak ne diyor.... Ben gidip biraz Müslüm Gürses şarkıları dinleyeyim.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

CİĞERİMİZ YANIYOR

 Mesela evlatlarını kaybedenler "Ciğerim yanıyor" der. Hiç düşündün mü neden "ciğerim" derler?" Bedenin bir hafızas...